Depresyon belirtileri, günlük yaşanılan sıkıntılarla, üzüntülerle sıklıkla karıştırılmaktadır. Okulda, işte veya ev içerisinde kendinizi sıkılmış, bunalmış hissedebilirsiniz. Ancak, sanıldığının aksine depresyon anlık bir üzüntü hali değildir ve gün içerisinde işte yaşanılan sorunlardan, aile yapılan kavgalarda yaşadığımız sıkıntılar ile karıştırılmaması gerekmektedir. Bu nedenle depresyon belirtilerini incelemeden depresyonun ne olduğu, nasıl bir rahatsızlık olduğu üzerinde durmakta fayda vardır.

Depresyon Nedir?

Depresyon, bireylerin kendilerini sürekli olarak mutsuz ve umutsuz hissettikleri, kendi hayatları ve yaşadıkları dünya ile ilgili beklentilerini ve umutlarını kaybettikleri, gün içerisinde rahatlıkla yapabildikleri etkinlikleri ve işleri bile yapmalarına engel olan psikolojik bir rahatsızlıktır. Depresyonda olan bireyler, kendilerinde odalarından hatta yataklarından çıkacak gücü bile bulamazlar.

Depresyonu gün içerisinde herkesin yaşadığı sıkıntılardan ayıran, bireylerin hayatlarını yaşamalarına engel olması, hayat kalitelerini düşürmesi ve girdikleri mutsuzluk ve umutsuzluk durumunun iki, üç haftadan uzun sürmesidir. Depresyon, bazı kişilerde aylarca hatta yıllarca sürebilen bir rahatsızlıktır. Bazı bireyler girdikleri depresyondan çıkamadıklarında, intihar etmeyi dahi düşünebilir. Bu nedenle tedavi edilmesi, bireylerin psikolojik sağlıkları ve yaşam kaliteleri açısından önemlidir.

Önemli bir psikolojik rahatsızlık olan depresyon neden ortaya çıkar? Depresyon, genetik, travmatik olaylar gibi nedenler ile ortaya çıkmaktadır.

•    Genetik aktarım pek çok psikolojik rahatsızlığın ortaya çıkmasının arkasındaki nedendir. Bir kişinin ailesinde özellikle de birinci dereceden akrabalarında psikolojik rahatsızlık var ise o bireylerde depresyon veya diğer psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkma riski oldukça fazladır.
•    Depresyonun nedenlerinden biri de yaşanılan ölüm, kaza, taciz gibi travmatik olaylardır. Yaşanılan travmatik olayların ardından psikolojik bir yardım alınmalı, depresyonun ortaya çıkış ve daha ağır sonuçlar ortaya çıkarmasını engellenmelidir. Ayrılıkta travmatik olaylar arasında sayılabilecek durumlardan biridir. Sevilen birinden ayrılmak, psikolojik açıdan oldukça yıpratıcıdır. Bu durum özellikle annelerinden veya babalarından ayrılmak zorunda kalan çocuklarda dikkat edilmesi gereken bir konudur.
•    Depresyonun nedenlerinden biri de alkol, kumar ve madde bağımlılığıdır. Bağımlılık nedeniyle hayatları değişen, sevdikleri kişilerle sorunlar yaşayan, parasal sıkıntılar çeken bireyler depresyona girebilmektedir.  Depresyon, bireylerin bağımlılık durumlarını daha da tetikleyerek daha da kötüye gitmesine neden olabilir.

Depresyonun Belirtileri Nelerdir?

Depresyon, her bireyde farklı belirtiler ile kendini gösterebilir. Depresyonun genellikle her bireyde görülen belirtileri ise şöyledir;

Hayattan zevk alamamak: Depresyona girmiş olan bireyler, normalde severek ve zevk alarak yaptıkları birçok şeyi yapmak dahi istemezler. Örneğin, depresyondan önce kitap okumayı çok seven ve çok kitap okuyan bir kişi artık bir kitabın kapağını bile açmak istemeyebilir veya kitabın kapağını açsalar da okudukları şeyle çok fazla ilgilenmezler.

Duyguların negatif yöne gitmesi: Depresyonda olan bireyler, kendilerini sürekli olarak mutsuz, umutsuz hissederler. Hayatla ilgili bir beklentileri yoktur. Yaşanılan her olayın, arttıkları her adımın olumsuz yönünü düşünmeye başlarlar. Depresyona giren bireylerde karamsarlık en belirgin belirtilerden biridir. Eskiden olduğu gibi gelecekle ilgili hayal kurmazlar, bir hedefleri ve istekleri kalmamıştır. Bir daha asla iyi ve mutlu hissedemeyeceklerini düşünerek daha da karamsarlığa kapılırlar.

Yalnız hissetmek: Depresyonda olan bireyler kendilerini yalnız hissederler. Hiç arkadaşlarının olmadığını hatta onları seven kimsenin olmadığını düşünebilirler. Depresyon rahatsızlığına sahip bireyler, kendilerini bilerek de yalnızlaştırabilir. Dışarı çıkmak, arkadaşlarıyla buluşmak, aileleriyle sohbet etmek istemeyebilirler. Bireyler arkadaşlarını ve ailelerini sevmediği için yalnızlaştırmaz. Depresyonda olan kişinin normal hayatında yaptığı çoğu şeyi yapmaya enerjisi ve isteği yoktur.

Unutkanlık ve dikkat dağınıklığı: Depresyon, bireylerde dikkat dağınıklığına neden olmaktadır. Kişiler depresyona girmeden önce çok rahat bir şekilde fark ettikleri, algıladıkları şeyleri dikkat dağınıklığı nedeniyle depresyonda iken yapamazlar. Örneğin iş yerinde daha önce dikkat ve özen ile yaptıkları bir işi depresyonda iken dikkatsizce yapar veya hiç yapamazlar. Depresyon, dikkat dağınıklığının yanında unutkanlığa da sebep olmaktadır. Bireyler, daha önceden öğrenmiş oldukları bir bilgiyi unutabilirler. Unuttukları bir bilgiyi yeniden öğrenme konusunda da zorluk yaşarlar. Örneğin; depresyonda olan bir öğrenci daha önce öğrendiği ve yapabildiği bir matematik konusunu unutabilir ve dikkat dağınıklığı ve öğrenme güçlüğü nedeniyle tekrar öğrenirken zorlanabilirler.

Özgüven Eksikliği: Özgüven eksikliği depresyonda olan bireylerde sık rastlanan belirtilerden biridir. Depresyonda olan bireyler kendilerini değersiz göremeye meyillidir. Çevrelerindeki kişilerin kendilerini sevmediklerini, sevilmeye değer bir insan olmadıklarını düşünürler.  Depresyonda olan kişiler, yeni bir ortama girmekte zorluk yaşarlar ve kalabalık ortamlardan kaçınarak daha kendi başlarına kalabilecekleri ve rahat edebilecekleri mekanları tercih ederler. Bu nedenler, depresyonda iken bireyler genellikle evden çıkmaz.

Uyku Problemi: Uyku problemleri, depresyonda olan kişilerde sık görülen belirtilerden biridir. Depresyonda olan bireyler sürekli olarak uyumak, hiç yataktan çıkmamak isteyebilirler. Bu durumda bireyler 15 saat aşkın bir süre uyuyabilirler. Depresyon, aşırı uykunun tam tersi şekilde uykuya dalmada zorlanmalara da yol açabilir. Bu durumda, kişiler uykuya dalarken zorlanırlar veya uykuları gelmez, hiç uyumak istemeyebilirler.

Yeme Bozuklukları: Depresyon rahatsızlığının belirtilerin biri de yeme bozukluklarıdır. Depresyonda olan kişilerde ciddi kilo kayıpları veya kilo alımları görülebilir. Bazı kişiler depresyonda iken hiçbir şey yemek istemezler, yemeğe olan düşkünlükleri azalır, açlıklarını hissetmezler veya yemek yemeye halleri yoktur. Bu durumlarda bireylerde çok ciddi kilo kayıpları görülebilir. Müdahale edilmediği takdirde bu kilo kayıpları sağlık sorunlarına yol açabilir. Depresyon, bireyler çok fazla yemek yemesine de neden olmaktadır. Kendini devamlı olarak mutsuz ve umutsuz hisseden ve hiçbir şey yapmak istemeyen kişiler bu durumda kendilerini yemeğe verirler. Bazı bireyler depresyonda iken yalnızca yemek yediklerinde mutlu olurlar ve yiyeceklere dört elle sarılırlar. Bu da kilo almaya ve daha ilerlediği takdirde sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Depresyonda olan kişiler, özellikle çikolata, tatlı gibi mutluluk hormonu salgılayan yiyeceklere yönelirler.

Kendine Zarar Vermeye Meyilli Olmak: Depresyon olan kişiler, kendilerine zarar vermeye meyillidir. Depresyon, bireylerin hayatla ilgili ümitlerini, gelecekler ilgili palanlarını yok eder ve hayata daha karamsar bakmalarına neden olur. Bu durumda bireyler kendilerini çok mutsuz hisseder ve hayattaki amaçlarını ve varlık nedenlerini sorgulamaya başlarlar. Bireylerin iç dünyasında girdikleri bu ikilemler, intihar düşüncelerine yol açabilmektedir. İntihar girişimleri, depresyona giren bireylerde karşılaşılan durumlardır.

Bağımlılığa Meyilli Olmak: Depresyon, bireyleri daha olumsuz bir ruh haline sürükler. Kişilerin içine girdiği bu olumsuz duygu durumu, onları daha hissedeceklerini düşündükleri şeyleri yapmaya iter. Bunlardan biri de madde ve alkol kullanımıdır. Depresyondaki bireyler, farklı maddeleri ve alkolü anlık etkileri nedeniyle kullanmaya başlarlar. Ancak bu etkiler geçtiğinde büyük bir yoksunluk hissederler. Bu da depresyonun daha da kötü bir hal almasına neden olmaktadır. Depresyonda olan bireylerin meyilli olduğu bir diğer bağımlılık türü de sigara bağımlılığıdır.

Depresyon Belirtileri Görüldüğünde Ne Yapmak Gerekir?

Depresyon belirtileri görüldüğünde yapılması gereken ilk şey bir psikoloğa başvurmaktadır. Depresyon psikolojik bir rahatsızlıktır, bu nedenle aileyle veya arkadaşlarla dertleşmek veya uyumak, sürekli yemek ile geçecek bir durum değildir. Depresyonun daha da derinleşmemesi ve hem hayat kalitesi hem de bireylerin can güvenliği açısından sorun yaratmaması için bir uzmana başvurmak gerekmektedir.